Sayın vekillerim… Kamu kurumlarımızın çok değerli yöneticileri, kıymetli basın mensupları ve tüm değerli misafirlerimiz. Hepiniz bu özel buluşmaya hoş geldiniz. Şeref verdiniz.
Milleti için, bayrağı için toprağa düşmüş tüm şehitlerimizi rahmetle, minnetle yâd ediyorum. Hepsinin mekânları inşallah cennet olsun. Hayatta olan gazilerimize Allah’tan hayırlı ömürler niyaz ediyor; ahirete intikal etmiş gazilerimize Allah’tan rahmet diliyorum.
Değerli misafirlerimiz, etrafınızdaki masalara lütfen iyi bakın. Gazilerimiz, Aziz şehitlerimizin aileleri ve her ne kadar gazilik ve şehitlik rütbesine erememişlerse de bu vatanın siz değerli kahramanları bugün aynı sofradayız.
Şimdi cennetin yolunu yarılamış bir gazi ile aynı lokmayı paylaşmak ne büyük hatıradır. Ve bir şehidin yakını ile yan yana oturmak çok değerlidir.
İnşallah her zaman böyle övülmüş ve bereketli bir sofrada bulunmak hepimize nasip olsun. Yaşadığımız ve kendisine Vatan adını verdiğimiz toprak bize şehit ve gazilerimizin emanetidir. Ay yıldızlı bayrağımız bize şehit ve gazilerimizin emanetidir.
Sahip olduğumuz istiklal ve hürriyet hiç kuşkusuz bize şehit ve gazilerimizin mirasıdır.
Allah, Şehitleri için “Onlara ölüler demeyin, Onlar diridirler. Ancak siz bilmezsiniz” buyuruyor. Bizim acımız, bizim üzüntümüz şehitlerimizle ayrı düşmekle ilgilidir. Yoksa onların akıbetlerinden hiçbir şüphemiz yoktur.
Bize vatanımızı, bayrağımızı, istiklalimizi ve hürriyetimizi emanet eden ve her an da bizi gözeten Tüm şehitlerimize milletçe ödenmesi imkânsız şükran borçluyuz. Milletimiz, Şehitlerine ve gazilerine daima saygı göstermiş ve sahip çıkmıştır.
Ay yıldızlı bayrağımızın ilelebet göklerde dalgalanması için bu topraklarda sonsuza kadar özgür bir şekilde, huzurlu bir şekilde yaşamamız için gözlerini kırpmadan canlarını veren yiğitlerimiz için ne yapsak azdır. Hiç kuşkusuz canın bir bedeli yoktur ve olamaz. Her şeyden önce canın sahibi Hazreti Allah’tır.
Bize düşen, O mübarek canların, O şehitlerin geride bıraktıklarına sahip çıkabilmek, emanetlerine gereken hürmeti ve hizmeti gösterebilmektir.Biliyoruz ki şehadet ne ilk, ne sondur, kıyamete dek sürecektir. Ama bizim inancımızda da çok ulvi, yüceler yücesi bir makamdır.
Bundan dolayı ben inanıyorum ki şehit aileleri tabii ki hüzünlüdür, ama bir diğer taraftan da mutludur. Şehit eşi olmak, şehit evladı olmak herkesin kârı değil. Şehit Annesi-babası olmak herkesin kârı değildir.
Mağaralarda, dağlarda hayvan gibi yaşamaktan öteye geçemeyenler; kaçak yaşamaktan, saklanmaktan, hainlikten başka hayatıolmayanlar bunu asla anlamayacaklar. Ancak şunu çok iyi bilsinler ki, Başaramayacaklar. Milletimizi Bölemeyecekler. Bayrağımızıindiremeyecekler. Vatanımızı parçalayamayacaklar. Devletimizi yıkamayacaklar. Ezanlarımızı susturamayacaklar. Bu ülkeye dizçöktüremeyecekler. Bu halka boyundurukvuramayacaklar!
(Milletimiz tarihinde ki şanlı zaferleri unutmadığı gibi, ihanetleri ve alçaklıkları da asla unutmayacaktır.)
Türk milleti vatanın bütünlüğü için neleri göze alabildiğini dün Çanakkale’de Conkbayırı’nda Arıburnu’nda Gelibolu’da düşmanasüngüyle saldırarak ispatlamış, Kore’de ülkemizin çıkarları doğrultusunda kahramanca mücadele vermiş, Kıbrıs’ta ise bölünmezbütünlüğümüzün vesikasını çizmiştir.
15 Temmuz gecesi de sınırlarımız dâhilinde; milletimiz kendiparalarıyla alınan tanklara kendi paralarıyla alınan tüfeklere karşı, silahsız ve sivil şekilde, üzerine ölüm kusan helikopterlere, bomba yağdıran uçaklara aldırış etmeden direnişini sürdüren; eşlerini, çocuklarını, tüm ailelerini, geleceklerini, umutlarını, her şeylerini geride bırakarak mücadeleye koşan erkeklere, kadınlara, gençlere ne desek eksik kalır. O gece milletimiz asker kıyafeti giyen hainlere ve bu hainlerin Pensilvanya’daki terörist elebaşına gerekli cevabı en sert şekilde vermiştir. Allah her birinden ayrı ayrı razı olsun.
Bunların dışında Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekâtıyla da sınır ötesindeki cesaretini dünyaya göstermiştir. Kendisine vatan adınıverdiğimiz bu topraklar bize şehit ve gazilerimizin emanetidir, bu yüzden tek dil, tek devlet, tek bayrak derken boş vaatler peşindeolmadığımızı bir kere daha belirtmek istiyoruz!Şehitlerimizin anneleri, babaları, eşleri ve yüzlerine bakmaya kıyamadığımız güzelevlatları, milletimizin emanetindesiniz.
Değerli konuklar; Lehimize pozitif ayrımcılığı, sadaka olmaktan çıkarıpkanunlaştıran, vazife malulü arkadaşlarımız için 26 bin yeni kadro açan, gazi ve şehit maaşlarında %25 artış getiren, şehit ailelerine kamuda 2. İş imkanı getiren, şehitlerimizin ve gazilerimizin çocuklarına özel ve devlet kireş lerinden ücretsiz eğitim imkanı getiren, Tüm imkanlardan VIP sınıfında yararlanma hakkı getiren, tüm gazi ve şehit yakınlarımızı üniversite mezunu gibi kıdem ve derece artışı ile onure eden, başta sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere tüm siyasi kadrosunu ve bürokratlarını ve buna imkan tanıyan milletimizi huzurlarınızda en kalbi duygularımla selamlıyorum.
Yapılması beklenen bazı yasal düzenlemeler ve gerçekleşmesini beklediğimiz taleplerimizle ilgili de gerekli çalışmaların yapılacağına inanıyoruz.
(Söz konusu talepler…)
…
Yaklaşan 2019 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bizleredüşlediğimiz bu atmosferi yaşatma gayesinde oldukları için ve özellikle de ülkemizin çıkarlarını her zaman şahsi çıkarlarının üzerinde görerek çalışan Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a, MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’ye ve BBP Lideri Sayın Mustafa Destici’ye teşekkürlerimi arz ediyorum. Ülkemizin çıkarları doğrultusunda parti üstü bir duruşla vatanımızın bölünmez bütünlüğünü şahlandırarak dik duruş sergilemeleri ve buna yönelik hareket etmeleri bizleri de gururlandırmaktadır.
Sizlerin de duasıyla buradan, tüm şehitlerimizi rahmetle anıyor ve onlarlacennette buluşma ümidimi sürdürüyorum. Bu vatan önce Allah’a sonra kahraman Mehmetçiğimize ve dualarıyla destek olan milletimize emanettir.
Bu vesileyle hepinizi gazilerimiz, şehitlerimizin aileleri adına, şu masumve günahsız yetimlerinin tertemiz kalpleriyle selamlıyorum.
Allaha emanet olun.
Gazi Lokman AYLAR
Genel Başkan
